Çanakkale Ruhu Nanoteknolojiyle Buluştu

Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü ev sahipliğinde gerçekleştirilen TÜBİTAK 4004 'Görünmeyen Dünyada Yolculuk 3: Deneyden Deneyime Bir Nanobilim Entegrasyon Projesi' kapsamında Balıkesir'de misafir edilen deprem bölgesi Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman, Gaziantep-İslahiye, Osmaniye ve Kilis fen lisesi öğrencileri, projenin beşinci gününde anlam yüklü bir tarihle yüzleşme yolculuğuna çıktı. Öğrenciler, Çanakkale Şehitlikleri'ni ziyaret ederek hem milli bilinci derinlemesine hissettiler hem de bilimsel farkındalıklarını tarihle harmanladılar.BAÜN öğretim üyeleri Prof. Dr. Abdullah Soykan ve Prof. Dr. Hakan Önal eşliğinde Balıkesir'den yola çıkan öğrenci kafilesi, Çanakkale'nin destansı topraklarında ilk olarak Conkbayırı'na ulaştı. Öğrenciler, Mustafa Kemal Atatürk'ün 'Ben size taarruzu değil ölmeyi emrediyorum' sözlerinin yankılandığı bu coğrafyada tarifsiz bir heyecan yaşadı. Şehitler Abidesi'ni sessizlik içinde ziyaret eden öğrenciler, geçmişin aziz hatıralarına derin bir saygı gösterdiler. Ardından 57. Alay Şehitliği ve Yahya Çavuş Anıtı'nda verilen rehberlikli anlatımlarla, bir ulusun bağımsızlık uğruna verdiği eşsiz mücadelenin detaylarına tanıklık ettiler. Ziyarette Anzak Koyu ve Lone Pine gibi uluslararası anıt alanları da ziyaret edilerek savaşın her iki tarafındaki insan hikyelerine temas edildi.Çanakkale'deki kahramanlıkların temelinde yatan sabır, azim ve inanç gibi değerlerin, nanoteknoloji alanında yürütülen titiz laboratuvar çalışmalarında da hayati önem taşıdığını fark eden öğrenciler, gezinin sadece duygusal değil, zihinsel olarak da dönüştürücü olduğunu ifade ettiler. Bir öğrencinin 'Bugün nanoskobik dünyayı öğrendik ama Çanakkale'deki ruh atomlardan da derinmiş' cümlesi, tarihle bilimin nasıl bütünleştiğini etkileyici bir şekilde ortaya koydu. Proje süresince nano-aygıtlar, ileri görüntüleme sistemleri ve moleküler yapı analizleriyle tanışan öğrenciler, Çanakkale'de bilimin insanlık değerleriyle birleştiği noktayı deneyimlediler.Gezinin ardından öğrenciler, geleceği tasarlarken geçmişin fedakrlıklarının unutulmaması ve bilimin ancak değerlerle yoğrulduğunda gerçek bir güce dönüşeceğini, bilimsel ilerlemenin de ancak tarih bilinciyle temellendirildiğinde gerçek anlam kazandığını dile getirdiler. Nanoteknolojiyle geleceği şekillendirecek genç beyinler, bu topraklarda atalarından devraldıkları cesaretle laboratuvarlarda daha üretken, daha duyarlı olacaklarını söylediler.Proje yürütücüsü BAÜN Fen-Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Doğan, bu özel gezinin etkisini şu sözlerle özetledi: 'Çanakkale Şehitlikleri'nde yaşanan bu deneyim yalnızca bir tarih gezisi değil; öğrencilerimizin zihninde ve kalbinde oluşan güçlü bir bilinç dönüşümüdür. Laboratuvarlarda öğrendikleri nanobilimsel yöntemlerin vicdanla harmanlandığı, millî değerlere bağlandığı bir eğitim modeline tanıklık ettik. Bugün nanoteknolojiyi öğrenen gençler, yarın Türkiye'nin teknoloji vizyonunu şekillendirecek; ama bu şekillendirme, Çanakkale ruhunu içinde barındırdığı ölçüde anlamlı olacaktır. Gelibolu Yarımadası'nın tarihî atmosferiyle iç içe geçen bu ziyaret, yalnızca geçmişe bir yolculuk değil, aynı zamanda öğrenciler için geleceğe bilimle yürüyen bir vizyonun temel taşlarından biri oldu. Zira bu öğrenciler, aynı hafta içerisinde atomların dünyasına girip nanomalzemelerle deneyler yapmış; gelişmiş mikroskoplarla gözle görülemeyeni analiz etmişlerdi. Bu anlamlı yolculukta, öğrencilerimizin güvenliği ve konforu için özveriyle görev yapan Çanakkale İl Jandarma Alay Komutanı Sayın Ersin Aslan'a ve Alay Komutanlığı'nda görevli kıymetli subay ve astsubaylarımıza içten teşekkürlerimizi sunarız. Bu kutsal topraklarda gençlerimize rehberlik eden katkıları, proje katılımcıları tarafından büyük bir takdir ve minnetle karşılanmıştır'